Recep İvedik, babaannesinin vefatıyla derin bir üzüntüye düşer ve bu durum, komik ama bir o kadar da iç burkan depresyon belirtileriyle kendini gösterir. Gördüğü kabuslar da cabasıdır. Çareyi mahalle esnafında, psikologlarda ve hatta hocalarda arasa da nafiledir. Tam umutlar tükenmek üzereyken, uzaktan akrabası Zeynep'in hayatına girmesiyle işler değişir. İstanbul'da okuyan ve kalacak yeri olmayan Zeynep, bir süreliğine Recep'in evine taşınır. Başlangıçta anlaşamasalar da zamanla aralarında bir bağ oluşur. Zeynep, Recep'in içindeki sıkıntıyı gidermek ve hayata yeniden tutunmasını sağlamak için elinden geleni yapar. Bu süreçte Recep, hem komik maceralara atılır hem de hayatın anlamını yeniden keşfeder.
